Anadolu’nun Büyük Felsefecisi: Hacı Bektaş-ı Veli Kimdir?

Hacı Bektaş Veli, 1209 da Horasan’da doğduğu kabul edilir.13ncü Yüzyılın önde gelen filozoflarından biridir. Asıl adı Muhammed Bektaş olan Hacı Bektaş Veli, Horasan’ın Nişabûr şehrinde doğmuştur. Hoca Ahmed Yesevi’nin halifesi olan Lokman Perende’nin öğrencisi olarak yetişmiştir. Din ve milli kültürün temsilcisi olarak Anadolu’ya gönderilmiş ve burada İslamiyet’i yaymak adına önemli bir rol üstlenmiştir. Özellikle Kırşehir, Kayseri ve Nevşehir bölgelerinde etkili olmuştur. Sulucakarahöyük’te kurduğu dergah, Anadolu Aleviliği ve Bektaşiliğin gelişimine katkı sağlamıştır. 1271 yılında bugünkü Nevşehir’in Hacıbektaş köyünde vefat etmiştir.

Öğretisi

Hacı Bektaş Veli’nin öğretisi, Alevi-Bektaşi inancının temel taşlarını oluşturur. Bu öğreti, insan sevgisi, hoşgörü, eşitlik ve adalete dayanır. Önemli ilkelerinden bazıları şunlardır:

  1. Eline, Beline, Diline Sahip Ol: Bu ilke dürüstlük, sadakat ve dili kötü sözlerden sakınmayı vurgular.
  2. İncinsen de İncitme: Bu söz, hoşgörü ve barışın önemini belirtir.
  3. Kadınları Okutunuz: Hacı Bektaş Veli, kadınların eğitimine büyük önem vermiştir ve bu sözle kadınların toplumsal hayatta daha aktif ve bilinçli olmalarını teşvik etmiştir.
  4. Yetmiş İki Millete Bir Gözle Bakmak: Bu ifade, din, dil, ırk ayrımı yapmadan tüm insanlara eşit ve adil davranmayı öğütler.

Hacı Bektaş Veli Kimdir?

Hacı Bektaş Veli, 13. yüzyılda Moğol istilası döneminde yaşamış bir tasavvuf bilginidir. Moğol istilası, Orta Asya’dan Anadolu’ya kadar geniş bir coğrafyada büyük kitlelerin birbirine karışmasına neden olmuş ve yeni kültürel karışımların oluşmasına zemin hazırlamıştır. Bu dönemde birçok tasavvufi oluşum ortaya çıkmış ve bu oluşumlar, Anadolu’dan Balkanlara kadar toplumun sosyal ve ahlaki yapısında önemli roller üstlenmiştir. Bektaşilik, bu tasavvufi oluşumlar arasında en hoşgörülü tarikatlardan biri olarak bilinir. Bu tarikatın kurucusu ise Horasanlı Türk, Hacı Bektaş Veli’dir.

Hayatı

Hacı Bektaş, Horasan’ın Nişabur şehrinde doğmuştur ve 1210-1270 yılları arasında yaşamıştır. Babası İbrahim Sani lakaplı Seyyid Muhammed b. Musa Sani, annesi ise bilgin bir kişi olan Şeyh Ahmet’in kızı Hatem Hatun’dur. Küçük yaşta Arapça ve Farsça öğrenen Hacı Bektaş, Kur’an-ı Kerim ve dini bilgiler konusunda derin bilgi sahibiydi. Ahmet Yesevi dergahında eğitim aldıktan sonra, hocası Lokman Parende’nin gözetiminde eğitimine devam etmiş ve Anadolu’da öğretilerini yaymak üzere görevlendirilmiştir. 28 yaşında Anadolu’ya gelen Hacı Bektaş, Mekke ve Medine’ye gidip hacı olduktan sonra, Halep, Elbistan, Sivas ve Kayseri’den geçerek Nevşehir’e yerleşmiştir.

Anadolu’da Sosyo-Kültürel Hayat

Anadolu’ya geldiğinde, Gaziyan-ı Rum (askerler), Bacıyan-ı Rum (kadınlar), Ahiyan-ı Rum (zanaatkârlar) ve Abdalan-ı Rum (dervişler) gibi çeşitli topluluklar vardı. Hacı Bektaş, Abdalan-ı Rum’un başı olarak bu grupların lideri olmuştur. Ahilik teşkilatının merkezi Kırşehir’de, Hacı Bektaş’ın öğrencisi Ahi Evren yaşamış ve “Kim bizi şeyh edinirse onun şeyhi Hacı Bektaş Hünkar’dır” demiştir. Hacı Bektaş’ın etkilediği isimler arasında tasavvufun büyük isimlerinden Yunus Emre de bulunmaktadır.

Dergah ve Eğitim

Nevşehir’e yerleşen Hacı Bektaş, burada bir dergah kurmuş ve Türkmenler arasında eğitim vermeye başlamıştır. Eserlerini Türkçe yazmış ve geniş bir kitleye hitap etmiştir. Mevlana gibi dönemin diğer önemli isimleri ise eserlerini Farsça yazmış ve Selçuklu sarayı ile ilişki içinde olmuşlardır.

Aile ve Varislik

Hacı Bektaş Veli, bekar olarak yaşamış ve çocuğu olmamıştır. Ancak, manevi varisleri olan “nefes evladı” ile Bektaşi öğretisi devam etmiştir. Bektaşilikte kadın dervişler ve dergah yöneticileri de önemli bir yer tutar. Hatun Ana (Fatıma Ana) Hacı Bektaş’tan sonra dergahın başına geçmiştir.

Eserleri

Hacı Bektaş’ın en önemli eseri “Makalat”tır. Bu eser, Kur’an ve sünnet temelli İslami düşünceler ile Türk töresinin birleşimini yansıtır. Diğer önemli eserleri arasında “Fevaid”, “Vilayetname” ve “Şerh-i Besmele” bulunur.

Tanrı, Doğa ve İnsan Düşüncesi

Hacı Bektaş’a göre Tanrı’nın varlığı açık ve seçiktir. Tanrı, doğada, insanda ve bütün varlıklarda kendini gösterir. Doğa ise belli yasalara göre işler ve insan, bu yasalara uygun yaşamalıdır. İnsan, Hacı Bektaş’a göre, Tanrı’nın alemdeki en büyük tecellisidir ve ona saygı göstermek ibadetin özüdür. Bektaşi ahlakı, insanları eylemlerine göre değerlendirir ve eğitimin amacı insanları kötü eylemlerden arındırmaktır.

Öğretisi

Hacı Bektaş’ın öğretisi, Türk kültürü ve Kur’an mesajının bir sentezidir. Öğretisinin temelinde “dört kapı kırk makam” yer alır. Bu kapılar; şeriat, tarikat, marifet ve hakikat kapılarıdır. Her kapı on makamdan oluşur ve her makam bir önceki makama dayalı olarak gelişir.

Şeriat Kapısı: İman, ilim öğrenmek, ibadet etmek, helal kazanmak, nikah kıymak, çevreye zarar vermemek, sünnet ve cemaat ehlinden olmak, şefkatli olmak, temiz yemek ve temiz giyinmek, iyiliği emredip kötülüklerden sakındırmak.

Tarikat Kapısı: Pirden el alıp tövbe etmek, mürit olmak, saç kesmek, nefs savaşında olgunlaşmak, hizmet etmek, Allah’tan korkmak, ümit etmek, hırka, zembil, makas, seccade, subha ve asa gibi sembolleri taşımak, nimet dağıtmak.

Marifet Kapısı: Edep, korku, perhizkârlık, sabır ve kanaat, utanmak, cömertlik, ilim, miskinlik, arif olma, kendini bilmek.

Hakikat Kapısı: Toprak olmak, yetmiş iki milleti ayıplamamak, elinden geleni esirgememek, kimsenin ayıbını görmemek, tevhid anlayışında olmak, vahdet-i vücut anlayışında olmak, anlamı bilme, sırrı öğrenme, seyrü sülükü tamamlama, gerçeği gizlememe, Çalap Tanrıya ulaşmak.

Sonuç

Hacı Bektaş Veli, öğretisiyle hoşgörü, barış ve sevgi temelli bir yaşam felsefesini savunur. Bu öğretiler, Alevi-Bektaşi toplulukları tarafından yaşatılmakta ve onun mirası, hoşgörü ve barışa dayalı bir yaşam anlayışını benimseyen herkes için ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.

Değerli dostlar, sizlere daha kaliteli içerikler sunabilmemiz için lütfen Youtube kanalımıza Abone Olur Musunuz